top of page

Canon ile Mardin Hikayeleri

  • Yazarın fotoğrafı: matbaadijital dergisi
    matbaadijital dergisi
  • 14 Eki
  • 4 dakikada okunur

ree

Canon ile Mardin Hikayeleri

Mardin’in taş sokaklarında yürürken güneşin gölgelere düşürdüğü o altın renkli ışık oyunlarının arasında karşımıza çıkıyor bu kare: Omzunda bakır bir güğüm, elinde plastik bir bardak… Mardin’in geleneksel “meyan şerbetçisi” iş başında. Sessizce eğilmiş, dikkatle şerbeti bardağa akıtıyor. Gözlüklerinin ardından gözleri, yılların deneyimini ve ciddiyetini yansıtıyor. Her hareketinde hem mesleğine duyduğu saygı hem de bu kadim şehrin zamana meydan okuyan geleneği gizli.

Bu an, Canon PowerShot V1’in akıllı otomatik moduyla hem ışığı hem de duyguyu yakalayarak ölümsüzleştiriyor. Güçlü video ve fotoğraf özellikleriyle vlog çekimlerine uygun olan bu model, aynı zamanda sokak fotoğrafçılığı gibi spontane sahnelerde hızlı tepki verebilmesiyle fark yaratıyor.

 

ree

 

Taş duvarların içinde asılı bir ayna, aynanın içinde başka bir dünya. Raflarda özenle dizilmiş porselen fincanlar, duvarlarda geçmişe dair hatıralar… Ve köşede oturan bir adam, çayını yudumlarken zamanla sanki bir anlaşma yapmış gibi. Bu karede hayat yavaşlıyor, anlar uzuyor ve sessizlik hikâye anlatmaya başlıyor.

Mekânın her köşesi tarih kokuyor; duvardaki taşlar, raflardaki objeler ve aynanın içindeki yansıma, hepsi sanki zamanın içinden bize göz kırpıyor.

Bu güçlü atmosferi yakalamayı mümkün kılan ise Canon EOS R50 V oluyor. APS-C sensörüyle loş iç mekanlarda bile detayları kaybetmeden net ve zengin bir görüntü elde etmek mümkün hale geliyor.

ree

Mardin’in yamaçlarına yaslanmış, taşın ve inancın iç içe geçtiği bir yapı Deyrulzafaran Manastırı. Bu fotoğraf; yüzyıllar boyunca burada dua edenleri, sessizlikte yankılanan ilahileri ve zamana karşı dimdik duran taşları anlatıyor.

Arka plandaki dağlarla manastırın bir bütün gibi duruşu ise doğa ile inancın birbirine nasıl dokunduğunu gösteriyor.

Bu an, Canon EOS R50 V’in yüksek çözünürlüklü APS-C sensörü sayesinde olağanüstü bir netlikle yakalanıyor. Manastırın taş dokusundaki her çatlak, her gölge, detay kaybı olmadan kadraja giriyor.

 

 

Mardin’in dar sokaklarından birinin ardında saklı bir atölyede, sessizliğe ince bir odaklanma hâkimi. Elindeki gümüş tel, yavaşça şekil alıyor. Her bükümde bir sabır, her kıvrımda yılların ustalığı var. Masanın üzeri düzensiz gibi görünse de aslında her parça kendi yerini biliyor. Çünkü bu masa, bir zanaatkârın düşüncelerinin uzantısı gibi.

Bu anı ise Canon EOS R50 V ölümsüzleştiriyor. Loş bir atölyede, yalnızca çalışma lambasının aydınlattığı bu ortamda, cihazın APS-C sensörünün yüksek ISO performansı sayesinde görüntüdeki tüm detaylar net biçimde görülebiliyor.

 

ree

 

Mardin’de gün sabah olurken bir fırının önünden geçiyorsanız, yayılan o nefis kokunun sizi durdurması işten bile değildir. Karşınızda susamla kaplı, sıcacık çörekler… Ama bu sadece bir lezzet değil; bu bir hafıza, bir miras: Süryani çöreği.

Bu çörekler, sadece damakları değil, kuşakları da birbirine bağlıyor. İçindeki mahlep, susam, tarçın; her biri birer hatıra. Ve bu hatıranın en güzel hali, Mardin’in yerel fırınlarında hâlâ sıcak sıcak pişiyor.

İşte bu kare, Canon EOS R50 V ile tam da lezzetin sıcaklığı üzerinde hissedilirken çekildi. Cihazın yüksek çözünürlüklü sensörü, çöreklerin üzerindeki her susam tanesini, her katmanlı dokuyu berrak bir şekilde yakalayarak görsel bir lezzet şöleni sundu. Geniş diyafram açıklığı sayesinde ön plandaki çörekler net ve çarpıcı, arka planda ise hafif bulanıklıkla birlikte dikkat zarifçe kadraja yönlendiriliyor.

 

ree

Bazen bir manzara, sadece görülen değil, hissedilendir. Mardin’de bir pencerenin ardında, nazlı bir tülün arasından dışarıya uzanıyor gözler… Ve karşımızda yükselen ince, zarif bir minare. Mezopotamya ovasına doğru uzanan bakış, sanki zamanı da ufukla birlikte genişletiyor.

İşte bu an, Canon PowerShot V1’in mobil gücüyle yakalandı. Kompakt yapısı sayesinde spontane şekilde çekilen bu karede, cihazın gelişmiş otomatik sahne tanıma özelliği sayesinde hem iç mekânın gölgeleri hem de dış dünyanın parlaklığı dengeli biçimde kaydedildi.


 

ree

 

Göğe uzanan minarenin her katında bir çağın sesi, her oymasında bir duanın izi vardı. Sabah güneşi, yüzyılların hikâyesini tekrar aydınlatırken yerdeki su birikintisi zamanın yansımasına dönüştü; geçmiş ve şimdi tek bir karede buluştu. Ve bu anı yakalayan, Canon’un efsanevi PowerShot V1’iydi.

Canon PowerShot V1, sadece 374 gramlık hafifliğiyle cebine sığsa da içinde büyük bir vizyon taşıyor. Dahili 16-50mm f/2.8-4.5 lensi ile geniş açılı manzaraları doğal perspektif kaybı olmadan yakalıyor. Büyük 1,4 inç sensörü sayesinde düşük ışıkta bile taş duvarların dokusunu, suyun içindeki yansımayı ve gökyüzünün narinliğini mükemmel bir şekilde kaydediyor.

 

ree

Zamanın elleriyle örülmüş taş bir kubbe… Her bir çizgisi, geçmişten bugüne uzanan bir mimari dua gibi. Üzerinde birer birer dizilmiş güvercinler, neyin bekleyişinde olduklarını bilmeden, sadece gökyüzüne yaslanıyor. Kimisi havalanmaya hazır, kimisi sabırla duruyor.

Bu kareyi yakalayan Canon PowerShot V1 ise farkını taşta, kuşta ve mavilikte saklı detaylarda gösteriyor. Dahili 16-50mm f/2.8-4.5 ultra geniş lensiyle kubbenin ritmini kesintisiz bir perspektifle sunarken büyük 1.4 inç sensörü ile gökyüzünün doygun mavisini ve taşın dokusunu ustalıkla ayrıştırıyor.

 

 

ree

Güneş yavaşça geri çekilirken, Mezopotamya’nın sonsuz ufkuna yumuşak bir altın dökülüyor. Dağların sırtı ışığı emiyor, gölgeler yavaş yavaş şehre doğru ilerliyor. Mardin'in zamana meydan okuyan taş evleri arasında bir minare, yüz yıllardır olduğu gibi yine sessizce göğe bakıyor.

Bu büyülü an, Canon PowerShot V1’in ince vizöründen yakalanıyor. Dual Pixel CMOS AF II sayesinde otomatik netlik, ne gökteki kuşu ne de minarenin ucundaki ayrıntıyı kaçırıyor. 4K 60p desteğiyle ister video ister fotoğraf, her şey sinematik bir görünüme kavuşuyor.

Ön planda tanıdık bir Tofaş, arkasında sabırla bekleyen bir şehir içi otobüsü… Kaldırım taşları kadar yorgun ama her zaman görevde olan bu sokak, gündelik Mardin’in nabzını taşıyor. Sol tarafta tarihi taş oteller, sağda gölgeye sığınmış insanlar… Her biri bu karede sadece yer kaplamıyor; hayatı yaşıyor.


Ve bu kalabalık anı Canon PowerShot V1 donduruyor. Kompakt gövdesine rağmen sunduğu güçlü teknik özelliklerle, sokak belgeselciliğini başka bir seviyeye taşıyor.

Dahili 16-50mm f/2.8-4.5 lensiyle hem dar sokakları hem insan kalabalığını aynı karede dengeyle sunuyor. Büyük 1,4 inç sensörü sayesinde ışığın en sert olduğu öğle saatinde bile detay kaybı yaşanmıyor; eski aracın solmuş boyası, taş binanın gölgedeki oyma izleri, tabelalardaki yazılar… Hepsi net, hepsi gerçek.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 


 

 
 
LOGOPNG.png
Yakuplu Mah. Yakuplu Cad. Ceylan Residance A Blok D73 Beylikdüzü/İstanbul - Türkiye

©2025 Tüm Hakları Saklıdır - Matbaa Dijital Dergisi

İletişim
(212) 876 10 70
Bizi Takip Edin!
  • alt.text.label.Instagram
  • YouTube
bottom of page