BTSO Kamil Tolon Bilim ve Sanat Merkezi: Değerlerine Sahip Çıkan Nesiller Yetiştiriyor
- matbaadijital dergisi
- 13 dakika önce
- 3 dakikada okunur

Şenay UÇAR: “Merkezimizde Özgüveni Yüksek, Çok Yönlü Bireyler Yetiştiriyoruz”
BTSO Kamil Tolon Bilim ve Sanat Merkezi: Değerlerine Sahip Çıkan Nesiller Yetiştiriyor
BTSO Kamil Tolon Bilim ve Sanat Merkezi’nin kurucu öğretmenlerinden biyoloji öğretmeni Şenay UÇAR ile gerçekleştirdiğimiz söyleşi.
Şenay Hocam, BTSO Kamil Tolon Bilim ve Sanat Merkezi’ni kısaca tanıtır mısınız?BTSO Kamil Tolon Bilim ve Sanat Merkezimizin tarihçesi şöyle: Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ne bağlı olarak, 23.07.2001 tarihli ve 2246 sayılı onayla Bursa Yıldırım Şehit Piyade Er Nezir Akgül İlköğretim Okulu’nun orta katında faaliyete başlamıştır. 2006-2007 eğitim-öğretim yılından itibaren BTSO Eğitim Kampüsü’ndeki yeni binasında hizmet vermeye devam etmektedir. 2015-2016 yılından itibaren 1. sınıf öğrencileri de yetenek taramasına alınmaya başlanmıştır. 2024 Kasım ayından itibaren kurum müdürlüğü görevine Ahmet KIVANÇ atanmış olup, hâlen bu görevi sürdürmektedir.

Misyonumuz: Zekâ, üretkenlik, sanat, liderlik kapasiteleri ya da akademik alanlarda yaşıtlarına göre yüksek performans gösteren ve alan uzmanlarınca özel yetenekli olduğu belirlenen öğrencilere uygulamalı ve bireysel gelişimi esas alan eğitimler sunmak.
Vizyonumuz: Özel yetenekli öğrencilerin bireysel potansiyellerini fark etmelerini sağlamak; bu yeteneklerini geliştirerek en üst düzeyde kullanabilen bireyler yetiştirmek.
Amacımız: Türk millî eğitiminin genel amaç ve ilkeleri doğrultusunda;
Atatürk ilke ve inkılaplarını benimsemiş, ailesini ve vatanını seven, sorumluluk sahibi bireyler yetiştirmek,
Millî, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerleri benimseyen, koruyan ve geliştiren; özgür ve bilimsel düşünebilen; yaratıcı, lider ve kalkınmaya katkı sağlayan bireyler kazandırmak,
Bilimsel düşünce ile estetik anlayışı birleştiren, üretken, özgüveni yüksek bireylerin gelişimini desteklemek,
Öğrencilerin yaratıcılık, keşif, sosyal ilişkiler, liderlik, iletişim ve sanatsal becerilerini geliştirmek,
Bilimsel çalışma disiplini kazandırarak disiplinler arası düşünebilen, sorunlara çözüm üretebilen bireyler yetiştirmektir.
Şenay Hocam, kendinizden kısaca bahseder misiniz?
Adım Şenay UÇAR. BTSO Kamil Tolon Bilim ve Sanat Merkezi’nde biyoloji öğretmeniyim ve kurucu öğretmenlerden biriyim. Merkezimize yeni gelen öğrencilere öncelikle oryantasyon eğitimi veriyoruz. Daha sonra destek eğitimi süreci başlıyor. Öğrencilerimizle bireysel yeteneklerini geliştirmeye yönelik projeler ve çalışmalar yapıyoruz.
Öğrenciler merkezinize nasıl ulaşıyor?
Merkezimiz, Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ne bağlıdır. Öğrenciler, Milli Eğitim Müdürlüklerinin yaptığı duyurular aracılığıyla başvuru yaparlar. İlkokul öğretmenlerinin, öğrencilerini dikkatli gözlemlemeleri bu süreçte çok önemlidir. Türkiye genelinde eş zamanlı olarak tablet üzerinden yapılan sınavlarla seçmeler başlar. Başarılı olan öğrenciler daha sonra bireysel zekâ testlerine alınır. Rehber öğretmenler süreç boyunca birebir ilgilenir. Öğrenciler, örgün eğitimlerini tamamladıktan sonra destek eğitimi almak üzere merkezimize gelirler.
Mezun olduktan sonra öğrencilerin hayatlarında ne gibi değişiklikler oluyor?
Lise son sınıftan sonra öğrencilerimiz üniversiteye geçiş yapıyor. Bizden edindikleri özgüven ve problem çözme becerileri, onları hayatta çok yönlü düşünebilen bireyler haline getiriyor. Üniversitede kendi yeteneklerine uygun bölümlerde ilerliyorlar. Onlara hayata farklı açılardan bakma, özgüven kazanma ve yaratıcı düşünme becerilerini kazandırıyoruz.2023 yılında TÜBİTAK Kutup Araştırmaları alanında Türkiye birinciliği, 2020 yılında TÜBİTAK biyoloji alanında ise Türkiye ikinciliği elde ettik.
Öğrencilerden nasıl tepkiler alıyorsunuz?
İlk başta biraz çekingen olsalar da çalışmalarımızı ve ortamı tanıdıkça büyük bir heyecan duyuyorlar. Yaptıkları işleri gördükçe motivasyonları artıyor ve kendi projelerini geliştirmek için yoğun çaba harcıyorlar.

Projelerde görev alan Duru, Rüveyda, Berra, Kemal Alperen, Damla, Mine, Zehra, Eren, Erdem Öğrencilerin Projelerinden Kısa Kısa

Duru ARAS:
Projemiz kapsamında atık sigaralardan üç farklı ürün geliştirdik. Filtre içinde kalan tütünlerden gübre ürettik ve bu gübreyi farklı oranlarda toprağa karıştırarak deneyler gerçekleştirdik. Piyasada yaygın kullanılan gübrelere kıyasla daha verimli sonuçlar elde ettik. Özellikle koyun gübresiyle karşılaştırıldığında oldukça başarılı bir sonuç aldık. Literatürde bu konuda daha önce bir çalışma bulunmadığı için bir ilki başarmış olduk.
Rüveyda VATANSEVER:
Sigara izmaritlerinin filtre kısmından elyaf üretmeyi başardık. Japonya’ya özgü örgü sanatından ilham alarak bu elyafı oyuncak dolgularında kullandık. Şekil koruma özelliği sayesinde elyafın işlevselliği arttı.
Berra UYSAL:
Sigara izmaritlerinin dışındaki kâğıtları laboratuvarımızda kâğıt hamuru elde etmek için ayrıştırdık ve ürettiğimiz kâğıtlarda ayrıştırılmış sigara kâğıtları ve su dışında herhangi bir kimyasal kullanılmamıştır. Kâğıtları BİLSEM’de kendi yaptığımız elek ile ürettik ve çok amaçlı kâğıtlar elde ettik. Yazı yazmak, çizim yapmak ve sinek-böcek kovucu olarak kullanılabilecek bu ürünümüz Türkiye ve dünya çapında birincilik ödülü kazandı. Gelecekte patent alıp seri üretime geçmeyi hedefliyoruz. Bu süreçte sigara izmaritlerinin toplanmasına yönelik destekler (örneğin atık kutuları) bize büyük katkı sağlayacaktır.
Kemal Alperen SÜNNETÇİ:
Düşen yaprakları değerlendirme fikriyle yola çıktık. Çınar, meşe ve yasemin yapraklarını prototip kâğıtların üretimi için kullanmayı seçtik. Çınar yaprağından yaptığımız kâğıt prototipi çok sert ve kırılgan oldu; meşe yaprağından elde edilen kâğıt ise istenilen kâğıt formunu almadı. Yasemin yaprağının lifli yapısı sayesinde, ideal kâğıt prototipimizi oluşturduk. Üretim aşamasında yasemin tozu ve lifi elde ettik. Lif yapısını ve tozu belirli oranlarda karıştırarak olabilecek en iyi formu yakalamaya çalıştık. Çalışmamız yasemin yapraklarından kâğıt üretimi adına dünyada bir ilktir. Ürünlerimiz yaptığımız testler sonucunda mukavva ve karton türü kâğıtlarla benzerlik gösterdi. Ürettiğimiz kâğıtlar şu an birinci sınıf kâğıt kalitesine ulaşmamış olsa da, geliştirmeye devam ettikçe sürdürülebilir bir alternatif hâline gelebilir.

